Son günlerde ortaya çıkan “Yenidoğan Çetesi” adı verilen bu korkunç olay, yalnızca tıp dünyası için değil, insanlık adına bir utanç kaynağıdır. Bu çetenin, en masum, en savunmasız varlıklarımız olan yenidoğan bebeklere zarar verme amacıyla hareket etmesi, vicdanlarımızda derin yaralar açmıştır. Henüz hayata gözlerini yeni açan bir bebeğe yapılacak kötülüğün sınırı, insanlık onurunun nasıl bu kadar ayaklar altına alınabildiğini gözler önüne seriyor. Bu, sadece bir suistimal değil, geleceğe yapılan karanlık bir saldırıdır.
Yenidoğan Çetesi: İnsanlık Onuruna Yapılan Bu Utanç Verici Saldırıyı Kınıyorum
Bir hekim olarak, her doğumun bir mucizeye tanıklık etmek anlamına geldiğini biliyorum. Bu mucizevi an, bir ailenin en büyük mutluluğu, insanlığın en saf başlangıç noktasıdır. Ancak bu çeteye mensup kişilerin, böylesi bir masumiyeti acımasızca istismar etmeleri, akıl almaz bir vahşet ve toplumsal çürümenin ürkütücü bir örneğidir. Böylesi karanlık eylemleri gerçekleştirenler sadece hukuk önünde değil, insanlık vicdanında da en ağır cezayı hak etmektedirler.
Toplum olarak bu tür suçlara karşı duyarsız kalma lüksümüz yoktur. Her birey, her anne baba, her sağlık çalışanı, bu tür karanlık yapıların farkında olmalı ve en başından önlem almalıdır. Bu suçların kökeninde, yeterli denetim mekanizmalarının olmaması, sağlıksız işleyen sistemler ve toplumun bu tür olaylara karşı yeterince bilinçlendirilmemiş olması yatmaktadır. İşte bu nedenle, farkındalığı artırmak, çocuklarımızın ve geleceğimizin güvenliğini sağlamak adına, hepimiz sorumluluk almak zorundayız.
Yenidoğan bebekler, saf ve korumasız olmalarının yanı sıra, toplumun geleceğine dair taşıdığımız umutların da birer simgesidir. Onlara yapılan her ihmal, her suistimal, sadece bir bebeğe değil, tüm insanlığa yöneltilmiş bir saldırıdır. Bu saldırılar karşısında sessiz kalmak, yaşanan vahşetin bir parçası haline gelmektir. Biz sağlık profesyonelleri, her bireyin yaşam hakkını korumak için yemin ettik. Ama bu yalnızca bizlerin değil, tüm toplumun sorumluluğudur.
Bu olaylara karşı ne yapılmalı?
İlk olarak, yenidoğan bebeklere yönelik sağlık hizmetleri daha sıkı denetim altına alınmalı, aileler doğum sürecinde ve sonrasında bilinçlendirilmelidir. Sağlık hizmetlerinde güvenlik ve etik standartları yükseltilmeli, bu tür çetelerin kök salmasını önlemek adına güçlü önlemler alınmalıdır. Ancak en önemlisi, bu olaylar toplumun tüm kesimlerinde yüksek farkındalıkla karşılanmalıdır. Herkes bu mücadelede bir rol oynamalıdır.
Yenidoğan bebekler sadece ailelerinin değil, toplumun da bir parçasıdır. Her birimiz bu çocuklara karşı sorumluyuz. Bu çeteye ve benzeri yapıların varlığı, toplumsal ahlak ve değerlerimizi sorgulamamıza neden olmalıdır. Eğer bizler bu tür olaylar karşısında sessiz kalırsak, bu sessizlik suç ortaklığına dönüşür. Bu yüzden, sesimizi yükseltmeli, çocuklarımızın güvenliği için el birliğiyle hareket etmeliyiz.
Sonuç olarak, Yenidoğan Çetesi gibi insanlık dışı oluşumlara karşı sıfır tolerans politikası izlemeliyiz. Suçluların adalet önünde hesap vermesi sağlanmalı, toplumun her kesimi bu tür eylemlere karşı bilinçlendirilmeli ve özellikle yeni doğan bebeklerimizin korunması için tüm tedbirler hızla alınmalıdır. Her bebeğin güvenle dünyaya gelme ve sevgi dolu bir ortamda büyüme hakkı vardır. Bu hakkı korumak, her birimizin görevidir.
Bebeklerimizi, geleceğimizi ve insanlığımızı karanlık ellerden koruyalım. Bugün sesimizi çıkaralım, farkında olalım, mücadele edelim!
“Hipokrat yemini etmiş bir doktor olarak, mesleğimi sadece insan sağlığını korumak ve insanlığa hizmet etmek adına icra ediyorum. Tıbbın en temel ilkesi, ‘önce zarar vermemek’ anlayışına dayanır. Ancak son dönemde maalesef ticari kaygılarla hareket eden bazı şahısların, bu yüce mesleği kirlettiğine ve insanlık onurunu hiçe saydığına şahit oluyoruz. Yenidoğan Çetesi gibi adlandırılan bu insanlık dışı yapılanmalar, parayı insan sağlığının ve hayatının önüne koyarak, sağlık hizmetlerine olan güveni yerle bir ediyorlar. Böyle bir durum asla kabul edilemez.
Bir doktor, hayatını insanları iyileştirmek, sağlıklı bir yaşam sunmak için adamış bir meslek mensubudur. Ticari kaygılarla yapılan bir doğumda yaşanan ihmaller, bebeğin hayatını riske atmak, bir annenin umutlarını ve hayallerini söndürmek, en hafif tabiriyle vicdansızlıktır. Bu, mesleğimize, insanlığa ve Hipokrat yeminine bir ihanettir.
Benim duruşum, Op. Dr. Evren Ay Koç olarak, her zaman insan sağlığını en ön planda tutmaktır. Mesleki hayatım boyunca etik değerlerden asla taviz vermedim, ticari kaygılar asla tedavi yöntemlerime yön vermedi. Çünkü her hayat kutsaldır, her hasta bize bir emanet olarak gelir ve biz bu emanete sahip çıkmakla yükümlüyüz. Ticari kazanç uğruna insan hayatını riske atanlar, sadece mesleki ahlaklarını değil, insanlıklarını da kaybetmişlerdir.
Bu tür acı olayların bir daha yaşanmaması için, sağlık sisteminin denetimlerinin daha sıkı yapılması ve sağlık çalışanlarının etik ilkelere bağlı kalmaları elzemdir. Yenidoğan Çetesi gibi yapılarla mücadele etmek, hepimizin insanlık borcudur. Biz doktorlar, hayat kurtarmak için varız, ticari çıkarlar uğruna insan sağlığını tehlikeye atanlarla değil.”
Bu duruş, sadece bir doktorun değil, tüm sağlık çalışanlarının mesleki onurunu koruma mücadelesidir. İnsan sağlığı ticari kaygılarla asla tehlikeye atılmamalı ve bizler, her zaman bu değerleri savunmaya devam edeceğiz.
Op. Dr. Evren Ay Koç
Yenidoğan Çetesi gibi olayların yaşanması, toplumda derin endişelere yol açtı ve sağlık hizmetlerine olan güveni sarsma riski taşıdı. Bu tür üzücü olayların bir daha yaşanmaması ve hastaların kendilerini daha güvende hissetmeleri adına, insanlar hastane ve doktor seçimlerinde daha bilinçli olmalı ve belirli kriterlere dikkat etmelidir. İşte güvenli bir seçim yaparken dikkate alınması gereken bazı önemli noktalar:
1. Hastanenin İtibarı ve Güvenilirliği
- Akreditasyon: Hastanelerin ulusal ve uluslararası akreditasyonlarını sorgulayın. Bu, sağlık hizmetlerinde kalite standartlarını karşılayıp karşılamadıklarını anlamanızı sağlar. Örneğin, Sağlık Bakanlığı tarafından verilen kalite belgeleri ya da uluslararası sağlık akreditasyon kuruluşları (JCI gibi) tarafından onaylı olup olmadığını kontrol edin.
- Hasta Yorumları ve Şikayetleri: Hastaneler hakkında çevrimiçi yapılan yorumlar ve şikayetleri incelemek, oradaki hasta deneyimlerine dair fikir verir. Ancak, tek bir kaynağa değil, geniş bir perspektife sahip olmak için farklı platformlardaki geri bildirimleri de değerlendirin.
2. Doktorun Uzmanlık ve Deneyimi
- Doktorun Eğitimi ve Sertifikaları: Doktorun eğitim geçmişini, hangi tıp fakültesinden mezun olduğunu ve ilgili uzmanlık alanındaki deneyimlerini inceleyin. Ayrıca, devam eden eğitim programlarına katılımı, kongrelerdeki aktif rolü ve uzmanlık alanında aldığı ek sertifikaları sorgulayın.
- Doktorun Tecrübeleri ve Başarı Oranları: Özellikle spesifik bir sağlık sorunu ya da operasyon için doktor seçerken, o alandaki tecrübelerini ve başarı oranlarını öğrenmek önemlidir. Yenidoğan alanında çalışan bir doktorun daha önce kaç doğuma katıldığı, komplikasyonlarla nasıl başa çıktığı gibi bilgiler önem arz eder.
3. Hastane ve Doktorun Etik Yaklaşımları
- Etik İlkeler ve Şeffaflık: Sağlık kurumlarının ve doktorların etik kurallara bağlı olup olmadığını öğrenmek, hasta haklarının korunması açısından kritik önemdedir. Doktorların tıbbi müdahaleler öncesinde hastaları ve ailelerini şeffaf bir şekilde bilgilendirmesi, etik değerler çerçevesinde hareket ettiğini gösterir.
- Hasta Hakları Uygulamaları: Hastanenin hasta haklarına dair uygulamaları hakkında bilgi sahibi olun. İyi bir hastane, hasta haklarını koruma konusunda net politikalara sahip olmalıdır. Hastanın tedavi sürecinde söz hakkı, mahremiyetinin korunması ve bilgilendirilme hakları gibi konuların güvence altına alınması gereklidir.
4. Sağlık Kurumunun Teknolojik Donanımı ve Hijyen Standartları
- Tıbbi Ekipman ve Teknoloji: Hastanenin güncel ve kaliteli tıbbi ekipmanlar kullandığından emin olun. Teknolojik donanımın yüksek standartlarda olması, hem doğru teşhis hem de tedavi süreçlerinin başarı oranını artırır.
- Hijyen ve Enfeksiyon Kontrolü: Yenidoğan bebeklerin hassas olduğu göz önünde bulundurularak, hastanenin hijyen standartlarına dikkat edin. Hastanelerin enfeksiyon kontrol önlemlerini ve temizliğe ne kadar önem verdiklerini sorgulayın. Steril ortamın sağlanması, hem bebekler hem de yetişkinler için hayati öneme sahiptir.
5. Referanslar ve Tavsiyeler
- Aile ve Arkadaş Tavsiyeleri: Çevrenizde daha önce aynı sağlık kuruluşunda doğum yapan ya da tedavi gören kişilerin deneyimlerini dinlemek de önemli bir kriterdir. Güvendiğiniz kişilerin tavsiyeleri, size iyi bir yönlendirme sağlayabilir.
- Diğer Sağlık Profesyonellerinin Tavsiyeleri: Alanında tanınmış bir doktordan veya güvendiğiniz başka bir sağlık profesyonelinden, doktor ya da hastane hakkında referans alabilirsiniz. Bu, daha bilinçli bir karar vermenize yardımcı olabilir.
6. Acil Durum Müdahale Kapasitesi
- Acil Durum Yönetimi: Hastane seçiminde acil durumlara ne kadar hazırlıklı olduklarını da değerlendirin. Yenidoğan ünitesinde veya doğumda herhangi bir komplikasyon yaşandığında acil müdahale kapasitesine sahip olup olmadıkları hayati önem taşır.
- Yoğun Bakım Üniteleri: Yenidoğan yoğun bakım ünitesi olan hastaneleri tercih etmek, özellikle riskli doğumlarda ya da erken doğumlarda, bebeklerin daha güvenli bir ortamda sağlık hizmeti almasını sağlar.
7. İletişim ve Ulaşılabilirlik
- Doktor ve Personelin İletişim Becerileri: Doktorunuzla veya hastanedeki diğer sağlık personeliyle iyi bir iletişim kurabilmeniz önemlidir. Anlaşılır, açık ve size güven veren bir dil kullanmaları, sürecin her aşamasında kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlar.
- Hastanenin Ulaşılabilirliği ve Konumu: Hastanenin evinize yakın olup olmadığı, özellikle acil durumlarda önemli bir faktördür. Ayrıca, hastanenin ulaşım imkanlarının kolay olması, hem siz hem de ziyaretçileriniz için rahatlık sağlayacaktır.
8. Sigorta ve Maliyet
- Sigorta Kapsamı: Seçeceğiniz hastane ve doktorun, sağlık sigortanız kapsamında olup olmadığını kontrol edin. Sigorta anlaşmaları olan hastaneler, maliyet açısından avantaj sağlayabilir.
- Tedavi Maliyetleri: Hizmet kalitesiyle orantılı bir maliyet politikası güden hastaneleri tercih edin. Her zaman en pahalı hastane en iyi hizmeti verir anlamına gelmez; bu nedenle, doktorla yapılacak ilk görüşmede hizmetlerin maliyetleri hakkında bilgi almak önemlidir.
Sonuç olarak, hastane ve doktor seçimi sadece acil durumlarda değil, doğum gibi hayati süreçlerde de son derece titizlikle yapılmalıdır. Yenidoğan Çetesi gibi üzücü olaylar, sağlık sistemindeki denetimlerin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu tür olaylardan ders çıkararak, sağlıklı ve güvenilir bir sağlık hizmeti almak için herkesin bilinçli adımlar atması, sadece kendi sağlığı için değil, toplum sağlığı adına da kritik önemdedir.